Yalnız bir dünya -4
Dört köşe olmak için, köşelerin dönüldüğü bir dünyada, köşeyi dönebilmek adına hiç beklemediğim bir köşedeyim. Rüya tadındaki gerçekleri, rüya gibi okumak veya olmak ya da unutmak üzerine söz alabilmek için şimdi bildiğim tüm alfabeleri elden geçirdim. İşe yaramayan harfler de yabana gitmesin diye içimin nehirlerinde akmakla yontulmuş her duygumu, hafif esen, meltem kıvamlı bir şimalin kanatlarına bıraktım. Rayların gelip, rayların gittiği bir dünyada, hiç kimsenin günahı hiç kimseye yazılmasın diye, söylenegelenin aksine yepyeni bir pratik yaratma uğraşına girdim. Maddeden veya manen bir oluş hali aramadığımdan olsa gerek, hiçbir görsel beni bana benim kadar anlatamadı. Tüm dağlar kadar yaşlı, bir yaprak kadar geçici hissedişleri okuyabilmek adına geliyordum geriye çıktığım yollardan. Hiçbir mücadelenin, kavgadan savaşa evrilmemesi için adıma mühürlenmiş halleri anlatıyordum şarkılar duymak isteyen kulaklara. Her şeyden her şeyi görebilen bir tını, derde derman bir dans, üstünde hoplanan bir top kadar faydalı ve oluveren gençlik, geliveren zaman, gidiveren günler gibi..
Anladığım ve anlamadığım her şey ile..
28.04.2022