‘’Taraf’’lan(ma)mak [#Anlarken]

Morten Baris
2 min readJul 26, 2019

--

Taraf de Haidouks

‘’Neyi biliyorum ki hayata dair veya neyi söyleyebiliyorum?

Ben bu coğrafyanın çocuğuyum. Söylemeyi susmaya yeğleyenlerin çocukların çocuğundan ve çoğundan.

Neyi biliyorum ki hayata dair veya neyi söyleyebiliyorum?

Artık nerede durabileceğini bile bilememeye

direnirken aklım.’’

Son zamanlarını yok artık bu kadar da olmaz, saçmalamanın da makul bir ölçüsü vardır diyerek geçirdik ancak dozaj her geçen gün biraz daha biraz daha derken… Kontrolden çıkıverdi.

Kişisel hayatında birçok ve çeşitli sıkıntıyla yüzleşmiş bir birey olarak, edinimlerim ışığında söyleyebilirim ki, belli bir noktaya kadar üzülebilirim. Belki bir yere kadar yıpranır sinirlerim, yozlaşmış olur umudum, saçılır veya elimde kalır gerçeklerim. Şimdilerde bu kişisel hayatımın gerçekliği, sosyal hayatımı yorumlarken de vurgusunu kaybetmiyor.

Artık üzülemiyorum. Hissiz ve gördüklerine bağışıklanmış bünyem. Aslında elbette bu kabul edilemez bir durum, ancak karar veremeyen, analizleri hep kıt kalan durumların tepkisi, pek de farklı olamaz.

‘’Taraf’’sız durabilmek adına, tarafları karışırken insanların, yorum yapabilmek adına, birbirine ezmeye çalışan küçük beyinler var. Yapılanlara kanıt üretmek, karşı tarafa kefalet çıkarmaya eş, ah! Bir de öte yanda damgacılar.

Darbelerden darbeli damgacılar…

Önceden de söyleyecekleri hep yarımdı bu insanların, gizli, kapaklı, az manalı, çok yanlıydı her söylem. Özgürce dile gelmenin hazzı, yüzyılların öncesi, yüzyıllar ötesi kaybolmuştu bu topraklarda. Ve hala söylemeden seçmelisin etiketini, seçmesen de ne gam zaten birilerinin elinde damga, konuş diye bakıyorlar sana…

Sus ve kendini dinle! Ne hissediyorsan onu söyle… Tarafsız durmanı, gerekirse vicdanınla vurmanı salık verse de bu yürek, konuştukça bir yere çekerlerse seni, söylediklerin ‘’tarafsız’’ olsa bile…

Muğlâk olanı ağartmak için suya kendini bırakacak ellerini tayin edebilme derdine düşebilirse şayet bu coğrafya,

İşte o zaman; tüm varsıllar ve yoksulları,

İşte belki tam da o zaman, aymak ve aydınlanmak arası farkın yaratabildiği boşlukta var olmaya çalışanlar, bariton bir haykırışı bırakabilirler tüm kulaklara…

Eğer karanlık ve gereksizlik, mutlak bir kuralı değilse muğlâkın.

Hayata vurgu yapacak kelimelerinizi asla unutmayın, sakın.

2008

--

--

Morten Baris
Morten Baris

Written by Morten Baris

Dünya'da var olan bir birey — An individual who exists in the World — אדם שקיים בעולם

No responses yet