Labirentin Büyülü Gerçekçiliği: Kayboluşun İçinde Büyülenmek
Tam olarak ne yaşadığımı bilemiyorum.
Bıkkınlık, sıkkınlık ve isteksizce yaşamaya çalışmak, ama yaşamak istememek… Zamanın akışı yavaşlamış, uzamış ve adeta işkenceye dönüşmüş bir labirente dönüşmüştü. Günlerin tekrar tekrar, yılda bir görülen bir kabusa benzer şekilde içine düşmek… Bir yönelime mi, bir dönüşüme mi, yoksa tamamen bir başkalaşımın içine mi düşmüşüm, bilmiyorum.
Ve ne yazık ki, bilemediğim kadar da öngöremiyorum. Sıcak bir evde beklemek bile tek başına bir sinir bozukluğuna dönüşmüşken, kendi iç dünyamın karmaşasında kaybolmuş durumdayım.
Bu topraklarda, politikanın karanlık labirentinde sessizlik hüküm sürerken, herkesin yüzünde yorgun bir ifade, gözlerinde kaybolmuş bir umut var. Köşeleri tutanların bile köşeleri tutamayanlardan farkı yok, herkesin kendi kaderiyle baş başa olduğu bir karmaşanın içinde… Ama ilginçtir ki, hayat bu labirentte devam ediyor, kaybolmuş ruhların birer figüranı gibi.
İş bulmak, iş sürekliliği, gelecek kaygısı, geçim sıkıntısı… Evet, bu coğrafyada her 10 yılda bir tekrarlanan kaderin acımasız bir oyunu gibi. Fakat gerçekten de 36 yılımı tükettiğim bu yaşamdan beklentilerim neydi? Ne yapmam gerekiyordu?
Zamanı nasıl atlatmalı ve o zamanda nasıl kaybolmalıydım? Bilmiyorum. Bu labirentte yönümü şaşırmış, karanlığın içinde kendimi unutmuş bir ruh halindeyim.
İç dünyamdaki bu karmaşa ve hayal kırıklıkları arasında, kendi varoluşumu sorguluyorum. Bu karanlık labirentte kaybolmak yerine, belki de büyülü gerçekçilikle bezeli bir dünyanın kapılarını açabilirim. Görünmez şehirlerin sokaklarında dolaşmak, konuşan hayvanların sırrını çözmek, gizemli rüyalarda kaybolmak…
Bu dünyanın tuhaf güzelliklerini keşfetmek, gerçekliğin sınırlarını aşmak için cesaret ve iradeye ihtiyaç duyuyorum. Labirentin duvarlarını delip geçmek, büyülü gerçekçiliğin sihirli atmosferinde kendimi bulmalıyım.
Büyülü gerçekçilikle bezeli bir hava içinde, gerçek ve hayal arasında dans ederken, sahnede bir büyücüye dönüşmeliyim. Karanlık düşünceleri aydınlığa dönüştürmek için büyülü sözcükler kullanmalıyım.
Sıradışı karakterlerle etkileşime geçmek, gizemli mekanlarda maceralara atılmak ve seyircileri büyülemek için büyülü bir oyunun parçası olmalıyım. Belki de, sıradanlığı büyüleyici bir şekilde saran bu dünyada, gizemli gerçekliklerin peşine düşerek kendi büyülü hikayemi yaratmalıyım.
Bu büyülü gerçekçilik dünyasında, her bir nesnenin sihirli bir anlam taşıdığı, doğaüstü olayların normalleştiği bir ortamda yol almalıyım. Tüyler ürperten rüyalar, hayal gücünü aşan olaylar ve sıra dışı karakterlerle dolu bir dünyada gezinirken, gerçekliğin sınırlarını zorlamalı ve hayatın sıradanlığının ardındaki büyülü dokuyu keşfetmeliyim. Büyülü gerçekçilik, beni şaşırtıcı bir şekilde sıradışı anlatımlara ve yaratıcılığa yönlendiriyor.
Şimdi, kendi büyülü gerçekçilik yolculuğumu başlatma zamanı geldi.
Hemen şimdi..
18.7.23