32 — Bi’şey
32
Çığlık atıyorum sokaklarda, haykıyorum tüm istediklerimi…
Kimse duymadığına göre, sorun yok! Çözüm de..
Bazen ben bile duymuyorum. Ya da çözmek istemiyorum.
Öyleydi işte. İçimdeki çizgilerden herhangi biri olsa da ‘dur’ çizgisi devreye girmek istemişti. İçimdeki dalganımlar, dalgalara evrilmiş, sürüklenişlerimi anlatabileceğim çığlar, çığır açabileceği zannıyla yola çıkmıştı. İşte hepsi bu kadar, bir illüzyondu.
Konuşarak her şeyi çözebileceğine, her şeye çözüm bulabileceğini inanmış tiplere inat, bazen bazı şeyleri algılamak giderek zorlaşırken, aslında derininden sökümlenmiş bir ‘kolaylık’ cıvıltısı kulaklara çalınmaktadır. Bu haritasız, atlas çizme hevesinin başı ya da sonu sönümlenebilecek midir? Bunu kimse bilememektedir.
Bilemediğin içindir bu savruluşundan temiz bir bir yalpa ile yırtamamaması insanlığın tarihinin..
Vazgeçişlerin maliyetinden yorgunlara, kelimesizliğin doğrusal sessizliğini anlatabilecek olduğuma dair inançsızlığımın, yıllar öncesinden sökülüp geldiğini görebilmek, gayet keyifli gelmektedir.
Yağmursuz olmaz, olamaz.
Ekim 2019
ilgili paylaşıma ilintilenilmiştir: